Kupa Terapi (Hacamat Tedavisi)
HACAMAT (YAŞ KUPA TERAPİ) Hacamat tedavisi 5000 yıllık tarihi ile yeryüzünün en eski tedavi metotlarından birisidir. Çin, Babil, Mısır tarihçelerinde gördüğümüz hacamatın, bu medeniyetler tarafından etkin bir şekilde hastalıkların tedavisinde kullanılmaktaydı. Dilimize “Hacamat” olarak ismi geçen bu tedavi, Arapça “Hijamah” kelimesinden alınmış olup, “emme” anlamına gelmektedir. Uzak doğu kültüründe ise aynı tedavi “wet cupping therapy” yada Türkçesiyle “yaş kupa tedavisi” olarak bilinir.
Hacamatın Etki Mekanizması Nedir?
Hacamat bilebildiğimiz kadarıyla iki türlü vücudu etkiler. Birincisi vücudun mikro dolaşımı ile alakalıdır. Vücutta, atardamar ve toplardamarlardan başka “lenf damarları” adı verilen bir başka dolaşım sistemi bulunmaktadır. Bu sistemin görevi, vücutta biriken ve diğer damarlarla taşınamayacak olan atıkları toplamaktır. Mesela ömrünü tamamlamış ölü hücreler, iltihaplı bir hastalıktan sonra parçalanmış bakteri hücreleri ya da büyük yağ molekülleri gibi. Bu sistem adeta vücudun kanalizasyon sistemi gibi çalışır ve düzgün çalışmadığında dokular temizlenemeyeceği için hastalık hali de devam eder. Kupa terapide bu sistem provoke edilir, hareketlendirilir. Bir de çizikler halinde kanatıldığında bu orada birikmiş olan toksik/zehirli maddelerin önü açılarak ya dışarı alınması ya da lenf damarları hareketlendiği için hızlıca atılması sağlanmaya çalışılır. Hacamatın diğer etki mekanizması ise materyal tıp ile değil daha çok enerji tıbbıyla açıklanır. Vücut sadece maddi mekanizmalarla değil, aynı zamanda elektromanyetik enerji dalgaları ile çalışır. Akupunktur tedavisi, vücuttaki bu enerji dalgalarının kontrol edildiği noktalar üzerinden yapılır. Hacamat tedavisinde de bu noktalar benzerlik göstermektedir. Hacamat, evrensel bir tedavi olup özellikle son peygamber Muhammed (a.s) başta olmak üzere dini önderler tarafından tavsiye edilmiştir.
Hacamat Tedavisi Nasıl Yapılır?
Hacamat tedavisinde ön hazırlık olarak, mikrodolaşımın sağlıklı olması açısından en az bir gün yağlı hayvansal ürünler ve süt ürünleri tüketimi tavsiye edilmez. Hasta, hacamat tedavisi için “yarı aç” olarak tarif edilen “3-4” saatlik açlıkla tedaviye alınmalıdır. Uygulama noktaları, kişinin rahatsızlığına göre belirlendikten sonra kupalar vakumlanır ve uygulama noktalarında dolaşımın artması hedeflenir. Yeterli süre beklendikten sonra bistüri yardımıyla cilt üzerine, cilt altı dokuya geçmeyecek şekilde minik çizikler atılır. Daha sonra kupalar tekrar uygulanır ve bölgede kan akışı durana kadar kupalar bekletilir. Daha sonra kupalar ve diğer malzemeler tıbbi atığa atılarak bölge hijyenik bir şekilde –tercihen ozonlu kantaron yağı ile- pansuman edilir. Tüm bu aşamalarda tek kullanımlık steril malzemeler kullanılmalıdır.
Hacamatı Kimler Yaptırabilir?
Hacamat tedavisi, sıhhatli insanlara yapılabileceği gibi, hastalık hallerinde de ehil kimseler tarafından belli bir protokolle yapılmalıdır. Hacamat, rastgele bir kan alma tedavisi olmayıp belli bir ilimle ve düzenle yapılması gereken bir tedavidir. Hacamat, yeni doğan döneminden yaşlılık dönemlerine kadar hayatın her anında ehil bir hekim gözetiminde – kontrendikasyon yoksa- yapılabilir, hatta bağışıklık sisteminin sağlığı açısından tavsiye edilir. Bunun dışında önerilen hastalıklar anlamında; kas iskelet hastalıkları ve ağrıları, romatizma hastalıklar, fibromiyalji sendromu, organik olmayan baş ağrıları ve uyku bozuklukları gibi durumlarda önerilmektedir.
Hacamat Tedavisini Kimler Olamaz?
Kanama ve pıhtılaşma ile ilgili hastalıkları olanlar yada hastalık durumundan veya kullanması gereken ilaçlardan dolayı kanama problemi olabilecek hastalarda uygulanmaz. Aktif yaralar üzerine yada direk varis gibi damar genişlemesi olan bölgelerde uygulanması doğru değildir. Derin anemilerde uygulanmaz. Mens dönemindeki bayanlara uygun değildir. Organ nakli gibi durumlardan dolayı bağışıklık sistemi baskılanmış kimselere uygun değildir.
Hacamatın Mevsimi, Ayı, Günü olur mu?
Hacamatta, İslam dininde Peygamberimiz Muhammed (s.a.v)’in sahih hadislerde tavsiye ettiği günler daha efdal kabul edilmektedir. Her hicri ayın 17, 19 ve 21. Günleri sahih hadislerde tavsiye edilmekle beraber bazı sahih olmayan hadislerde Çarşamba, Cuma ve Cumartesi günlerinin uygun olmadığı ile ilgili ifadeler bulunmaktadır. Ayın 15’inden sonra olması, eski tıp alimlerinin de uygulaması olup, ayın çekiminin güçlü olmasına bağlanmıştır. Bunun dışında mevsimsel olarak net bir ayrım olmamakla birlikte halk arasında bir bilgi olarak “kiraz mevsimi” olarak ilkbaharda hacamat tedavisine ilgi büyük olmaktadır.